Dünyada emzirme oranlarının her geçen gün arttığını görmek sevindirici. 1980’lerin başında birçok ülkede kadınlar arasında sadece P bebeklerini emziriyordu, ancak bugün bu sayı bu sayıya ulaştı. Ancak bu görüntü hala umut verici olmaktan uzaktır. Ne yazık ki, 3 aydan fazla emzirmeyi planlayan kadınların üçte ikisinden fazlası hedeflerine ulaşamamaktadır.
Doğal Emzirme Nedir?
Organik Beslenme yaklaşımı göz önüne alındığında, Dr. Suzanne Colson tarafından 2008 yılında yapılan bir araştırmanın sonuçları, annelere yaklaşık on yıldır öğretilen emzirme pozisyonları aslında sorunlara, emzirme sorunlarına neden olabileceğini göstermektedir. Bu araştırmaya göre insanlar, diğer memeliler gibi doğduklarında karınlarından beslenmeye eğilimlidirler. 1980’lerin sonlarında yapılan ilk inek memesi araştırmaları ve görüntüleri ile İsveçli araştırmacılar, yeni doğmuş bir bebeğin saatlerce yüz üstü yattığında mucizelerin gerçekleştiğini keşfettiler. Sağlıklı bir bebek anne rahmine güvenle yerleştirildiğinde kendi kendine yukarı çıkar, annenin meme ucunu bulur ve kendi kendine beslenmeye başlar.
Ayrıca doğal emzirme, bu bebeğin doğal olma eğilimine dayanır; çünkü kadınların doğa ana tarafından verilen doğuştan gelen davranışlar hakkında bildiklerimizden yararlanarak bebeklerini başarılı bir şekilde beslemelerine ve büyütmelerine yardımcı olur.
Emzirmeyi Öğrenmek
Beyin ve öğrenmenin emzirmekle ne ilgisi var? Aralarında çok ciddi bağlantılar var gibi görünüyor. Emzirmeyle ilgili olağan faaliyetleri değiştirmenin anahtarlarından biri, ayna nöronlar adı verilen oldukça özelleşmiş beyin hücrelerinde yatmaktadır. Bir şey gördüğümüzde veya duyduğumuzda, ayna nöronlar bunu kaydeder ve eylemi sanki kendileri yapmış gibi hatırlarlar. İnsanlardaki ayna nöronlar, videoda görülen hareketlerle bile uyarılabilir. Bu nedenle dans etmeyi, yumurta pişirmeyi veya bisiklete binmeyi gözlemlemek sözlü açıklamaları dinlemekten çok daha kolaydır.
Bu yüzden kadınlar emzirme hakkında hiçbir şey öğrenmediler. Aynadaki sinir hücreleri bunu zaten biliyor. Geçmişte anneler doğum yaparken bebeklerine nasıl bakılacağını biliyorlardı; çünkü onları görerek büyüdüler. Ancak günümüzde çoğu annenin böyle bir lüksü yok. Pek çoğu, başka bir kadının açıkça emzirdiğini bile görmedi. Ve çoğunlukla, gördükleri tek emzirme şekli, bebekleri yardım edemez hale getiren dik oturma pozisyonlarıydı. Bu etkiler göz önüne alındığında, başlangıçta emzirme sorunları yaşamamız doğaldır.
Gözlem Gücü
Görüntüler, özellikle zihnimizde güçlüdür. Emzirmeye rahat başlamanın önündeki en büyük engel, birçok hamile kadının zihninde yer etmiş kusurlu emzirme görüntüsüdür. Anne bir sandalyeye oturur ve bebeğini kollarında rahatça tutar. Bebekler anne memesini emmek için dudaklarını rahatlıkla kullanabilirler. Bu zihinsel görüntüde anne, öncelikle biberonla besleme için kullanılan bir pozisyonda emzirmektedir. Doğum yaptıktan sonra, ağırlığınız alt bedeninize verip dik oturmanız gerektiğinde ağrı hissedeceksiniz. Bebeğinizi boşluk kalmayacak kadar yakın tutmak kolları hemen yorar ve baş ağrısı, boyun ağrısı ve sırt ağrısına neden olur.
Bebek dudaklarında, meme ucunda ağrı. Kadının aklının masası sorunu getirdiğinde ve zihninde acı çekerken, laktasyon deneyimi bir kâbus haline getirebilir. Bununla birlikte, bu durum kadınların rakamlarından gelir ve kafa yoktur, ancak hastanelerde ve çocuk merkezlerinde öğretilir.
Beslenme Pozisyonları ve Erken Emzirme
Erken emzirmenin önemini anlamak için, ne olduğumuzu görün. GPS’in bebeğin doğasını sağlamak için vücudun vücudunun önü annesiyle temasa geçmelidir. Bu tam yüz yüze temas aynı zamanda bebeğinizin kaburgaları, ayak bilekleri, diz ve ayak altlarındaki baskı noktalarını harekete geçirerek bebeğin omurgasını stabilize eder ve etkili beslenme için bebeğin daha özgürce hareket etmesini sağlar. Sarılma, baş aşağı, futbol kucaklaşması gibi sık kullanılan pozisyonlarda anne ve bebek yerçekiminin etkisine direnmek zorunda kaldıkça, anneler bebeklerini göğüs hizasında tutmaya çalıştıkça daha fazla oluyor.
Aralarındaki boşluklar (yerçekimi bebeği aşağı çektiğinde kolayca oluşabilir) bebeğin kafasını karıştırır ve beslenme sorunlarına neden olur. Yerçekimi, bebeklerin besin kaynaklarını bulmak ve beslenmek için doğuştan gelen tepkileri kullanmasını engeller. Bir bebek için Everest’e tırmanmak gibi. Tüm işleri annenin yapmasına bağlı olarak, anne ve bebek birlikte emzirme arkadaşı olarak çalışmak yerine. Daha da kötüsü, bu pozisyonlar bebeklerin emmesine yardımcı olması gereken doğal emme tepkilerini engelleyebilir. Bebeği göğsüne doğru hareket ettirmek için itmek ve tekmelemek için kol ve bacak hareketleri kullanılır. Anneler yanlış pozisyonda emzirirken bebeğin bu hareketleriyle mücadele etmek zorundadır.
Doğal Emzirme Nasıl Yardımcı Olur?
Emzirme pozisyonunda, bebek annenin vücuduna karşı yüzüstü yatarken GPS’i etkinleştirmek için bir temas noktası yapıldı. Bebeğin ağırlığı, önündeki baskı noktalarını hafifleterek bebeğin koordinasyonunu geliştirir.