Şehzade Cihangir Hikâyesi

Şehzade Cihangir 1531 yılında İstanbul’da doğdu. Osmanlı Padişahının beşinci oğlu Kanuni Sultan Süleyman’dır. Fiziksel hastalığı nedeniyle bayrağı istemedi. Çok az sayıda sefere katıldı. Prens cihangir hastalığı nedeniyle kendi kardeşini bile ortadan kaldırdı. Şehzade cihangir’i dışlamayan, öz kardeşinden daha çok sevgi ve şefkat gösteren ağabeyi Şehzade Mustafa oldu. Şef Zade cihangir ruhsal ve duygusal bir kişiliğe sahiptir. Fiziksel olarak da çok zayıftı. Kambur olarak dünyaya gelen Cihangir için babası Sultan Süleyman, Adını Cihangir koydu. Bu, dünyayı sırtında taşıyan kişi anlamına gelir.

Şehzade Cihangir Hayatı Nasıl İlerlemiştir?

Şehzade Cihangir de Şehzade Mustafa’yı öz kardeşinden daha çok severdi. Hem şehzade Cihangir hem de Halep, aynı yıl Sultan Süleyman’a meydan okumak adına şehzade Mustafa’nın öldürülmesinin ardından öldü ve kardeşinin acısına dayanamadı. Zarifi mahlaslı bir yazı ustası ve şairdir. Kardeşi Şehzade Mustafa’nın boğulduğu sırada babasının çadırında olduğu için olayın en yoğun tanıklarından biri oldu. Bu onun ruhunda büyük hasar bıraktı ve kendisi ve babası 1553’te Halep’e vardıklarında, infazın ardından çöken büyük melankoli yüzünden dayanılmaz bir şekilde öldü. Adını İstanbul Beyoğlu’nun Cihangir semtindeki şehzade cihangir den alıyor. Onun babası, Sultan Süleyman burayı kendi adına yaptırmış, aynı yere cami, imaret, tekke ve türbe yaptırmıştır. Aşçı Zade cihangirin mezarı, İstanbul’da Aşçı Zade Baş Camii’nde kardeşi Aşçı Zade Mehmed’in yanındadır.

Şehzade Cihangir Kimin Oğludur?

Aşçı Zade Cihangir, 1531, İstanbul 1553’te öldü. Halep’in Osmanlı İmparatorluğu olan Kanuni Sultan Süleyman’ın beşinci oğluydu ve Hürrem Sultan tarafından vefat etti. Babası Kanuni Sultan Süleyman, hastalığı nedeniyle Aşçı Zade cihangir sancak tarafına almamış, yanına almış. Birkaç sefere katıldı. Şehzade Cihangir manevi ve duygusal bir karakterdir. Ayrıca fiziksel olarak zayıftı. Dünyaya gelen babası Sultan Süleyman dünyayı taşıyan kişi anlamına gelen Cihangir adını aldı. Aşçı Zade Cihangir 1531 yılında doğdu. Eğitimini sarayda tamamladı. Genç şehzade, kardeşleri tarafından her zaman alay konusu olmuş ve sürgüne gönderilmiştir, ancak kardeşi Şehzade Mustafa, babasının ilk eşi Mahi devran Sultan tarafından onu ortadan kaldırmamış, ona bir arkadaş gibi davranmıştır. Bu yüzden Cihangir kardeşini kardeşinden daha çok seviyordu. Prens cihangir kardeşi şehzade Mustafa 1553 Nahçıvan seferinde dengesini kaybedip bir süre sonra hastalandıktan sonra çok etkilenmiştir. Kısa bir süre sonra 27 Kasım 1553’te Halep’te sefer sırasında öldü. Ölümünden sonra babası Kanuni Sultan Süleyman, Mimar Sinan’a 1559 yılında cihangir Camii’ni yaptırmıştır. İstanbul Beyoğlu’nun Cihangir semtine Şehzade Cihangir’in adı verilmiştir.

Hürrem Sultan Kimdir?

Kanuni Sultan Süleyman’ın eşi Hürrem Sultan, Osmanlı İmparatorluğu tarihinin en güçlü ve en etkili kadınlarından biri olarak kabul ediliyor. Hayatı romanlara, oyunlara ve operalara konu olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun “kadın egemenliği” olarak adlandırılan şeyin gelişini müjdeledi ve siyasette ve ulusal meselelerde aktif rol oynadı. Topkapı Sarayı’na gelene kadar Hürrem Sultan’ın hayatı hakkında net bir bilgi yoktur. 1504 yılında Polonya Krallığı sınırındaki Ruthenya’da (Ukrayna) doğduğu tahmin edilmektedir. Tarihçiler tarafından 1520 yılında 15 yaşında bir Tatar saldırganı tarafından kaçırıldığı söylentileri kabul edilmiştir. Kırım Hanlığı’nın desteğiyle Topkapı Sarayı’na takdim edildi. Ukrayna kayıtlarına göre adı Anastasia. Polonya geleneğinde Alexandra Lisovska olarak bilinir. Avrupa’da, ona La Rossa veya Roxelana denir. Hürrem kelimesi Türkçe mutluluk demektir. Hürrem Sultan , dönemin Avrupa elçisi tarafından kızıl saçlı, yeşil gözlü ve beyaz tenli olarak tanımlandı. Bu, eşi Kanuni Sultan Süleyman’ın gazel ve şiirlerinde de görülmektedir. Onun için çizilen portreler tamamen ressamın hayal ürünü olup gerçeği yansıtmamaktadır. Aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu’nda en çok portreye sahip sultandır.